Aaaa, Edip Cansever
Bir Süleyman gördüm hiçbir yanı kımıldamıyor Oturmuş bir iskemleye Pek de oturmuşluğu yok iskemle ayaksız O nasıl şey, bu adam…
Bir Süleyman gördüm hiçbir yanı kımıldamıyor Oturmuş bir iskemleye Pek de oturmuşluğu yok iskemle ayaksız O nasıl şey, bu adam…
halikarnas balıkçısı’na I Öyle bir alaşımdır ki seninle deniz Bir açık deniz Bakınca hiçbir şey göremediğin Gözlerini duyduğun yalnız Sözlerin…
I Elleri el gibi kocaman Beyazda bir nokta gibi kocaman Kocaman boşluğun küçülttüğü her şey gibi Biriyle kendini artırıyor durmadan…
I Gördün mü hiç suyun yansımasını tuzda Gördüm ben bu yaşam boyu iniltiyi Büyük bahçelerin küçük içinde Saksılardan birinde Gördüm…
Girdi Sırtında eski bir ceket vardı Bir yerlerden sızmıştı sanki, gün ışığı gibiydi Sarışındı Önce bir süre kapının önünde durdu…
Bir kara parçası sanır insan Düştü mü başı derde Kendini açık denizlerde. Şimdi bir kıyı bile değil Bir ufuk çizgisi…
I* Bir şeyler çiziyorum buğulu cama – ben – Cemal’in ıslak sesi Kayıp gidiyor buğulu camda – Bir sabah yağmurunun…
I Biz kadınız, bilmeden seviyoruz bu kedileri Seviyoruz, bir sevilme içgüdüsüyle Bu bizim yüzümüzde ufacık çizgiler oluyor —acaba! Evet, çok…
Hava poyrazladı yağmur yağacak Yanıp yanıp sönüyor ışıklandırılmış gözlerin Yukarda Küle gömülmüş bir elma gibi gökyüzü Patladı patlayacak Olanca hışmıyla…
Bu gemi ne zamandır burada Çoktan boşaltmış yükünü Gece de olmuş, rıhtım da bomboş Mavi bir suyun düşünü uyutur bir…
Evet evet Doğrusu bilmiyorum Dalıp dalıp gidiyorum böyle Dalıp gidiyorum gidiyorum ve dalgınlığımda bir kent Bir duvar, bir de sen,…
İçindeki sessiz parlaklık Elini kestiğin bir yerlerden görünür Sözgelimi bir tırnak kenarında Kalbini anlatırken kalbinde Bir şiir okurken şiirden sızan…
İçinden doğru sevdim seni Bakışlarından doğru sevdim de Ağzındaki ıslaklığın buğusundan Sesini yapan sözcüklerinden sevdim bir de Beni sevdiğin gibi…
Eskişehirli bir tüccar tanırdım, bıyıkları Gereksiz konuşan bir adamın sakarlığında Enfiye çekerdi, bahçesindeki gülleri anlatırdı Çocuksu yüzler bırakırdı bir takım…
İşte şu yağmurlar, işte şu balkon, işte ben İşte şu begonya, işte yalnızlık İşte su damlacıkları, alnımda, kollarımda İşte yok…
Susmanın su kenarındayız bugün Ne kadar sevgiyle konuşsak -konuşuyoruz da- Korkuyoruz gözgöze gelince Hilmi Bey Korkuyoruz Sanki gözler rakiptir de…
Adam yaşama sevinci içinde Masaya anahtarlarını koydu Bakır kaseye çiçekleri koydu Sütünü yumurtasını koydu Pencereden gelen ışığı koydu Bisiklet sesini…
Her yere yetişilir Hiçbir şeye geç kalınmaz ama Çocuğum beni bağışla Ahmet Abi sen de bağışla Boynu bükük duruyorsam eğer…
Dün bütün gün yağmurlardı, bugün yaprak Ben yaprak diyorum ya Bizim yıkık manastır yüreğimiz Ağrısı tutmuş bir tayfa, yalınayak Konuşmayı…
Gerçekte duymadığım sesler bitti Öğleye doğru bir gökgürültüsü yalnız Karıştırdı ortalığı bir süre Gök akıttı bir parça yağmurunu Ve deniz…
I Denizin alçalışıyla otel bir düştü Binlerce kalıntı şehir değerinde Sularla kaçışan ölümler türküsü Sırdaş olan denizlerin diline Taşlaşmış hayat…
I Ben denizin kumları üzerinde durdum Bir heykel tadında olan ve bunu geçen Bir şekilde denizin kumları üzerinde durdum Durdum…
Cebinde parası yok ama yoksul değil İleri görüşleri var okumuşluğu yok Canı hürriyeti çekmiş saray köftesi yiyor Koca bir konağın…
Sevda bir ateş buldu sende, eğilip öptü seni Artık kimse denizi bilmiyor. Dirseklerini masaya koyuşundan belli Gelip geçen bir günü…
Bir gün, bir uzun gün hep denize baktık Miller ve ağırlıklar bitti Gelip geçmeler bitti, gemilerin Beyaz ve kocaman gövdeleri…
KORO Çünkü bir bir yıkılmakta açsanız radyoları Sokaklar, köpekler, tanrının bütün eşyaları. EPİSODE Biter elimizdeki şey, biter her şey Kalırız,…
KORO Ve umutlar sonsuzdur. Çünkü en büyük yaslar En büyük ölümlerden sonra tutulur. EPİSODE Gelirler bir geminin yolcular listesindeki adlarıyla…
EPİSODE Çünkü bu kahverengi akşam saatlerinde Her şeyi en soğuk ölçülere vuruyoruz Bir uzak han kavramına. Hanların Rahmindeki bir yolcuya,…
I Biliyorsunuz parkların Sizi çağıran tarafları İnsanın gizli, karanlık köşeleriyle oranlı Orada saklanıyor onlar Çünkü her türlü saklanıyorlar orada Bir…
Soruyordun, İlkyaz işte Uyanıp bir bahçeyi dinliyoruz Tenhalık böyle. Dallar mı kırılmış, sarmaşıklar mı toz içinde Beklesem hemen gelecek olduğun…
Biliyor musun az az yaşıyorsun içimde Oysaki seninle güzel olmak var Örneğin rakı içiyoruz, içimize bir karanfil düşüyor gibi Bir…