Azıcık Haydut, Mehmet Şahinkoç
Yitip gittim bir vakit öldüm yitirmişlikten yitirilmiş çocuktum çağrılmaz yemişlikten incir de vardı orda kiraz ağacı ve dut pişman bir…
Yitip gittim bir vakit öldüm yitirmişlikten yitirilmiş çocuktum çağrılmaz yemişlikten incir de vardı orda kiraz ağacı ve dut pişman bir…
susarım sancıyla sinemden sökülür sebepli sebepsiz sesim endamında ergensi eczadan mümkün mü olsun enkazım beleş olmasa oyun içre oyun olmasa…
Gönül gölgesi koyucak kandil yakılası değil Kandil gözeltir gölgeyi gözle bakılası değil Gönül gözü görür olsa kim kalırdı karanguda Ziya…
Kusursuz çocuk elin asıl çubukta çember Çabucak terle çocuk nasılsa o an döner Çarpmadan gün bir güne coşkun akarken zaman…
Bu çağı göğsüne sapladılar Tutup gözlere kör aynanın şavkını Kabzasından evirip yok’ladın dilinle Hiç mi hiç adını tazim ile anmadın…
şehir beni bekleme, hem herkesten tazesin! hep sokakta soluyor her şeyi ben eden sır seni aklamaz hür bir elin ayası…